O ŞİMDİ ASKER

29 Şubat 2012 Çarşamba

Nasıl da değişir herşey...

Bazen bişey olur,dünyanin aslında en gercek duygusunu hissedersin;acziyet...herseyi elinde 
tutan tek bir Varlık var;Rabb'in...ve aranızda tek bir bağ var;dua...


Dün gece yazmıştım bu satırları...


Sevgilim Tuzla'dan asteğmen diplomasını ve çıkış belgesini aldı bugün...18.10 da uçağa binecek...19.30 da burda...

Bugünü çok farklı hayal etmiştim...çok mutlu olmak istiyordum...ama dün geceden beri dokunsan ağlayacak durumdayım.

Hayat o kadar tuhaf ki...1 sn.içerisinde değişebilir herşey....ve sağlık o kadar önemli ki...hiç şükrünü bilmediğimiz...yokluğu ihtimaliyle karşı karşıya gelince acziyetimize sığındığımız...

Bizim Ali'miz var...

Aslında bizim bir Ali'miz vardı;babam,herşeyimiz,geniş çekirdek ailemizin herşeyi...evet,herkesin geniş ailesi bizim çekirdek ailemiz,iki amcam ve biz aynı apartmanda oturuyoruz,çekirdek aileyiz 3 aile...Her baba herkesin babasıdır bizim ailede,her çocuk kardeş...kuzen dediğimiz kardeştir bizim için...amca dediğimiz baba...İşte bu çekirdek ailemizin herşeyi Ali'miz...babam...2002'de ayrılmıştı aramızdan bir kazayla...En küçük amcam nişanlıydı babam vefat ettiğinde,o yaz evlenmişlerdi,sonra çocukları olmuştu,adı anne karnına düşmeden belliydi bizim aileye gelecek erkek çocuklarının;Ali...gelecekte Allah nasip ederse,oğlum olursa onun da adı Ali olacak...

Belki uzun zamandan sonra ailemize katılan ilk bebek oluşundan,belki babamın adını taşıyışından...bilemiyorum...Ali hepimiz için babam gibi herşeydir....başkadır o...8 yaşına girdi geçtiğimiz günlerde bebeğimiz,2 erkek kardeşinin abisi,babasının ilk göz ağrısı...

Ali'miz yakın zamanda kabakulak geçirmişti,sonrasında şişlikleri geçmişti,bu şişlikler tekrar nüksetti,kabakulaktan diye düşündük başta,ağrısı,sızısı yoktu,ama geçmeyince dün doktora götürdü annem ve yengem.Akşam eve gidince öğrendim herşeyi;şişlik kabakulaktan değilmiş,orda bir kitle var ve iyi huylu mu,kötü huylu mu olduğunu anlamak için önce MR yapılacakmış,Mr sonucu ne olursa olsun cerrahi operasyon gerekiyormuş ve o kitle alınacakmış...

Bütün gece dua ettim,ağladım...amcamla konuştum az önce...benim bebeğim anlamış bişeyler olduğunu,çok ağlamış Mr'a girerken...

sanırım daha fazla yazamıycam:(((gözyaşlarımı tutamıyorum....

üzgünüm sevgilim...

Okuyan herkesten dua rica ediyorum...

Rabbim nolur bu Ali'mizi bize bağışla,onu hastanelerde kıvrandırma...kıyamam ona:((((((((

'Sen' ol dersin,oluverir...

Kötü hiçbişey çıkmasın mr'dan....

Cuma'ya kadar hüzünlü bekleyiş....

28 Şubat 2012 Salı

İçimdeki canavar:))

Tuhaf bi canavarım var benim,dönemsel bişeylere takar,tek ilgi alanı olur,araştırmalara doyamaz:))

Bazen moda olur,bazen güzellik,bazen kitaplar,bazen filmler,bazen dizi,bazen maneviyat,neyse gündem mevzum derine,daha derine:))

Nişanlandığım dönemlerde yaza evleneceğimiz düşüncesiyle deli gibi dekorasyon merakım vardı mesela,Allah'ım akıllara zarar,Kore dizisi izliyorum mesela,kızın yatağını çok beğendim,bulmam lazım o görseli,korece çevirip aramalar mı dersin,talan etmeler mi dersin.Sonra taaaa 2013 yazına kaldığı için düğünümüz bu hevesim hemencecik söndü.

Şu ara yeniden uyandı içimdeki canavar ama,önce odamdan başladım,bir gecenin yarısı Kübiş şunu şuraya alsak mı dememle başladı herşey,herşeyin yerini değiştirdim odamda,sempatik bir düzen kurduk,sonra hızımı alamadım,tüm kitaplığımı boşalttım,kitaplarımı renklerine ayırdım:))hmmm bişey daha yenilemem lazım dedimmm,renk lazım dedim,English Home'dan mor yatak örtüsü ve mor-beyaz çiçekli nevresim takımı aldım,hızımı hala alamadımmm,evim.net'ten mor düzenleyici kutular sipariş ettim,beklemedeyim,yetmedi,fazlalık eşyalarımı koymak için yatak örtümün nerdeyse aynı iç kumaşına sahip beyaz hasır sepet aldım kocaman,çerçeve,çiçekler vs vs derken çalışmalarım sürmekte,son şeklini vermek için kutularımı bekliyorum ve ayın 17sinde verdiğim siparişi hala göndermeyen evim.net'i de kınıyorum:)yarın yükleme yapılacak dediler,bakalım,inş.,kemerlerimi kapı arkası askılığa düzenli bi şekilde astım,kapımın yanına koyduğum dallı askılığıma çantalarımı astım,ağaç gibi,çok sevimli oldu:)

Mekanın ve dekorasyonun insanı ne kadar olumlu-olumsuz etkilediğini bizzat deneyimledim,şöyle ki odamla çok sevgi dolu bi bağım yoktu,kendisi yatma ve diğer işlemler için zorunlu kullandığım bir mekandı,bazen işe gelirken sabahları alelacele örtülerini bile düzeltmeden çıkıp giderdim,akşama gelince toparlardım vs.şimdi öyle mi?içim açılıyo,minik evim gibi hissediyorum,sabahları asla üşenmeden itinayla topluyorum,yastıklarını yerleştiriyorum,kutularımda gelince düzende son nokta olacak:)

Şu masaya,çiçeklerime,mumlarıma bakınca içimi neşe kaplıyo resmen:))home sweet home



Bu da sevgilicimin asker resimleri ve nişan resimlerimizden derlemem,orta soldaki resim benim çekirdek ailem,alt sağdaki resim sevgilimin çekirdek-ama bayaaa büyük çekirdek-ailesi:))


Odamdan hızımı alamadım tabi,insan araştırırken aklına giriyo bişiler hep,ne zamandır yeni taşındığımız ofisin duvarlarına sinir oluyor ve değiştirmek istiyordum,düz bej,altın ve desenli olmak üzere 3 kağıt kullanarak mekanı hareketlendirdik biraz,desenli kağıt benim masamın ardında,kendime torpil:))harika bi arka planım var,resim çekip çekip instagramda oynuyorum çok zevkli:)ofiste derin çalışmalara inemedim henüz,yapacak çok iş var,bi tanecik mimarım Tüloşumun desteğiyle ilerleyen günlerde,kendisine burdanda teşekkür etmek istiyorum,seni çoook seviyorum bi tanecik dostum ve mimarım,sevgilimmmm alınır şimdi tamam 2 tanecik mimarlarım,ikinizi de çok seviyorum:))bu arada sevgilim yarın akşam burdaaaaaaaaaaaaaaaa:))))saat 8 de havaalanında büyük buluşma,çok mutlu ve heyecanlıyım:))))))))))))

Torpilli duvar kağıdım ve ben:))


Bu da yeni takıntılarımdan,move the box oyunu,şu an osaka şehrinde 22.leveldayım,itiraf etmeliyim ama boston 24.leveli bi türlü yapamayınca google'dan yardım almış olabilirim,ama anneme söylemedim,akşamları evde oynayıp hava atıyorum,buldumm,çok zekiyim yaa diye:))






                                             Kötü bi çekimde ne giymişim,bu tonları seviyorum.

Dün akşam iş çıkışı Tüloşumla dertleşme seansı,suratım 5 karış,çünkü işle ilgili sorunları falan konuşuyoduk o sırada,ahhhhhhhhhhh bazen eviminnnn kadını,çocuklarımın anası olasım geliyor ama ben çalışmadan yapamam yaaa:))


Hmmmm,bol köpüklü cappuccinolarımız.

23 Şubat 2012 Perşembe

Karışık bi post:))

Şu blogta ennn zorlandığım ve özürlü olduğum konu başlık bulmak:))Direk yazıya geçiyorumm

Cilt bakımıma çok özen gösterdiğimi yazmıştım daha önce,yeni ürünler denemeyi sevdiğimi...bunun en güzel yanı da değişimi gözle görebilmek,kullandıkça sonuç almak.

Bir çok yerde La Roche Posay kremlerde 29 Şubat'a kadar geçerli kampanyayı görüyordum,daha fazla kayıtsız kalamadım,ve birçok blogta övgüyle bahsedilen http://www.onlineeczanem.com/'u tercih ettim,online tercih etmemin sebebini de açıklamak istiyorum,burda 2 eczaneye girdim ve ürünleri 39.90'a sattıklarını görünce firmanın kampanyası olduğunu belirttim,ama yok öyle bir kampanya cevabını aldım,insanların fırsatçı tavırlarından hoşlanmıyorum,hatta sinir oluyorum.

Salı günü akşam siparişimi verdim,La Roche Posay Hydreane Riche Cream ve La Roche Posay Hydreane Legere Cream,biri gece yatarken yoğun nemlendirmesi için,biri gündüz parlamayı önleyerek nemlendirmesi için düşüncesiyle iki versiyonunu da sipariş verdim,sitede kargo ücretsiz,ikisi toplam 39.80 Tl,bu kampanya Şubat sonuna kadar geçerli,bu sabah elimdeydi siparişlerim,ki belirtmem gerekir,site kargo takip-bilgilendirme konusunda çok iyi,her aşamada,siparişiniz hazırlanıyor,hazırlandı,kargoya verildi vs şeklinde bilgi mailleri aldım.

Paketimi açtığımda böyle görünüyordu;



Aslında siparişlerim bu tatlı ikiliydi;


Bunlar da minik yavruları,online alışverişin güzel yanı sanırım,müşteri için gönderilmiş testerları vermemek için direnen,bin takla atan temsilcilerin olmaması,bir ürünü deneyerek almaktan güzeli olabilir mi?

Darphin,Murad,Nuxe,Caudalie,Sebamed,Vichy,Babe ve Bioderma markalarına ait bir çok tester,benim Bioderma h2O'mun miniminnacık yavrusu bile var,annesinin yanına koycam onu şifonyerimin üzerine,çok tatlııı:))


Ürünleri denemek için can atıyorum,kadın olmak zevkli bişi yaa:))

Gitmeden dün Tüloşumla ofiste yaptığımız,yaparken kendimizi Nihat Odabaşı,Adriana Lima ikilisi sanıp havalara girdiğimiz çekimden birkaç kare ve Eurovision şarkımızı paylaşmak istiyorumm,çünkü kendisine bayıldım,ooohhh,ooooohhhhh,Can Bonomo'yu kimseler bilmezken keşfetmiş olmak beni acaip mutlu ediyo:))kendimle gurur duyuyorum niyeyse de:))


Annemin pek sevmediği tarzlarımdan,çocuk gibi oluyomuşum:))





Ben şarkıyı,Can Bonomo'nun duruşunu,samimi oluşunu,rahatlığını,beden dilini-tedirgin,heyecanlı bir rahatlık-çalışılmış bir son kareografi olmamasına rağmen arkadaki ekibin sahneye geliş anını,Can Bonomo'nun arkasındaki kişinin muzip gülüşlerini falan sevdim,sempatik ve eğlenceli buldum,hatta en sevdiğim Eurovision şarkımız diyebilirim,inş güzel sonuç alırlar.Haydeeee:))

veeee sevgilim yarın kura çekecek,o kadar çok dua ediyorum ki,ilk kurada hudut çekti bitanecikkk nişanlım,yani sınır karakolunda görev yapacak:((rahat bir sınır olması tek duamız,Allah tüm askerlere ve asker yolu bekleyenlere sabır versin...


ama çok ta mutluyum bir yandan,haftaya Çarşamba dağıtım iznine gelecek ve 10 gün yanımda olacak:)))))hemen gelsinnnnnnnn

22 Şubat 2012 Çarşamba

Yaşasın instagram:))yaşasın hediyeler:))

Ben son zamanlarda;

*Yoğunum,her ay 20-31 arası olduğu gibi...

*Ufak dakikalık boşluklarımda açıp müzik eşliğinde blog,gazete,çay keyfi yapıp çalışmaya geri dönüyorum.

*Akşamlarımı;sevgilimin ailesi,evim,arkadaşlarımla buluşma şeklinde dönüşümlü değerlendiriyorum.

*İşten ve çalışmaktan değil de,bazı insanlardan dolayı pire için yorgan yakmayı düşünüp vazgeçiyorum.

*Aylardır spora gitmekten bahsedip hala gidemiyor olmamıza rağmen başlama ümidimizden hiç vazgeçmiyoruz:))ebrucumun benim sporda ne işim olduğu konusundaki azarları eşliğinde spor eğlenceli olcak:))kas yapçam ebruu ne var:))

*Iphone'um geldi,çocuklar gibi şenim,yaşasın Turkcell kurumsal hizmetler:))-yaşasın instagram-bununla ilgigi rezaletimi akşama yazcam:))

*Benim inceeeecikk fikirli sevgilimmmin hediyesi geldi,ve ıphone görgüsüzlüğümü aratmıcak şekilde bakınıp duruyorum koluma,havanı sevsinler derdi bana sevgilim:))


Çocukça beni mutlu eden iki şey bir karede;instagram ve beyazzzzzz yeni aşkım,saatim:))

Saat geldiğinde bileklerim ince olduğu için çok büyüktü tabi,bende burdaki Saat&Saat'e küçültmeye gittimmm,ve orda kendime yeni bi aşk daha edindim,ayran gönüllüyüm napiiiimmm:))

Sözün özü canım sevgilim,seni çok seviyorum,ama biliyosun biz kızlar hep zarar:))bana saati büyük alıp beni o ssatçiye göndermicektin:)))bi sonraki hediyen bu olsun lütfeennnnn,lütfennnnn,hem ben beğendiğimde 579 du,şimdi 463 TL cik oldu:))hem benim için yapılmışşş sanki,bileğime cukkk oturdu:))


15 Şubat 2012 Çarşamba

14 şubat'ım

Daha önce de yazmıştım,14 Şubat babamın defnediliş yıldönümü,12.02.2002'de vefat etmişti,14'ünde defnetmiştik bitanemi:(((şu an duygusallaşmak istemediğimden babamlı kısımları geçiyorum,ağlamaya başlayınca krize giriyorum çünkü:((sadece çok özledim bi tanecik babamı,iyi ki benim babamdı,anlatılamaz bi insandı...en çokta nişanlımın,yani müstakbel eşimin,çocuklarımın onu tanıyamayacak olmasına üzülürüm hep:((

Neyse,annem her yıl arkadaşlarıyla yaptığı günde kendi sırasını 14 Şubat olacak şekilde ayarlar ve o gün Kur'an okunur evde babam için,dualar edilir,yani hep yapılır babama dualar bizim evde,ama bu toplu ve özel olur,yoksa biz hep okuyup göndeririz ruhuna babacımın,insanın amel defterinde ölünce kapanmayan şeylerden biri ardından yapılan dualar,okunan Kur'anlardır,o yüzden çok önem veririz,yaptığı hayırlar,ardında hayırlı evlat bırakmakta öyledir.

Annem bir gün önceden hazırlıklara koyulur,birsürü çeşit yapma modası var annemlerin grupta,Pazartesi akşamı bende işten çıkınca oyalanmadan eve gittim,anneme yardım etmek için,çoğu şeyi yapmıştı ben gittiğimde,bana haşlanmış patatesten adını bilmediğim kumpirimsi şeyi ve yine adından emin olmadığım halleyimsi pastayı yapmak ve bilimum ayak işleri düştü:))

Annemle bişey yapmayı pekte sevmem açıkçası:))Nihayetinde yatak örtüsüne bile kutsal emanet gibi yaklaşan titiz ötesi birinden bahsediyoruz:))acaip kuralcıdır,tuzluğun yeri şurasıysa 1cm.ötesine koyamazsın,mazallah,evren kurallarına aykırı:))dünya dönmez o derece:))

Şimdi yapacağım 2 tane şey var,bi karışma di mi ama:))

Kumpirimsi dediğim şey şöyle bişey;Patatesleri haşlıyosun,sıcakken bi güzel eziyosun,sonra ayrı bi yerde süt,un,tereyağından çok katı olmayacak şekilde bi beşamel sos yapıyosun,patateslere ekliyosun,üzerine azıcık sıvıyağ ve tuz ekleyip güzelce pürüzsüz olana kadar karıştırıp borcama döküp bastırıyorsun,ardından sucuk,yeşil biber,kırmızı biberi ince ince doğruyorsun,kaşarıda rendeleyip üzerine serpiyorsun,en son fırına verip pişiriyorsun,biz bunu yapıp ertesi gün fırına vermek üzre kaldırdık tabi,şimdi bu aşamada ben diyorum ki bu malzemelerin birazını da içine karıştırsak daha güzel olur,hem renkli durur,hem kaşar daha bi güzel uzar,yokkk,olmaz,öyle yapılır,görceksiniz yalvarıyorum öyle yapim anneee noluuuuur,öle olmazzzzzzzzzzzz,Allah'ım sanki devlet kanunu var,yapsam olur işte,ne var:)))

Halleyimsi dediğim de büyük bir tepside kekini yapıyorsun,yuvarlak kalıpla parçalar kesiyosun,sonra kalan kısımlarını kekin ufalıyorsun,kesip çıkardığın yuvarlak kekin üzerine azıcık krema,1 dilim muz ve tekrar bol krema koyup,ufaladığın keklerden serpiyorsun,her aşamasında karışılır mı bir insanaa:))bunu yaparken cinnet geçircektimmm,yeter canımmmm,evlenince eviminnnn kadını,çocuklarımınnnn anası olacağım,bana karışamıycaksın iş yaparken dedim de,ortamı yumuşattım azıcık,hayır yani ne var,pasta börek yapıyoruz,anayasaya madde hazırlamıyoruz,bu kadar ciddiyete gerek yok di mi:))

Tabi anneciminnn onu ver,bunu al,şunu yıka vs gibi bana yaptığı aşçı yamağı muamelesinden bahsetmicem,zira en hazetmediğim iştir,ben bireysel çalışıcam evde,kimse karışmıcak bana:)))

Bunlar çekebildiklerim,kendi eserlerimi ve annemin yaptıklarından çoğunu çekemedim,börek,patates gibi şeyler fırındaydı hala,diğerleride buzdolabında,bende zaten 2 saatliğine işten izin alıp gitmiştim,o sürede de ofisten defalarca arandığım için evdeki vaktimin çoğuda bilgisayar başında geçti,döndüğümde herkes yemeye başlamıştı.Karadeniz sofrasından turşu kavurması eksik olur mu,o da vardı tabii,ama çekemedim,çok severim,sevgilicimde çok sever.

                                           Bu hangisiydi seçemiyorum tam,2-3 çeşit vardı bu tarz,bişi kavurması ama:))

Hmmm,bunu yengem yaptı,serbetli ama çok hafif bi tatlı,favorilerimden.


Geçen yıl hastasıydım,bu yıl aram yok,kabak tatlısı,yiyecekle ilişkim böyledir,bi dönem takarım bişeye,bi dönem ağzıma süremem:)


                                           Bu da kavurmalarımızdan:)

Hmmm,favorilerimdennn,kırmızı lahanaları rendeleyip sıvıyağ ve limon suyu ekleyip kavanozda bi kaç gün bekletiyoruz,üzerine sarımsaklı,yoğurt-mayonez sosu döküyoruz,bundan o kadar çok yedim kii,kübişim şaştı potansiyelime:))


Mercimek salatası,


Kıymalı poğaça,bunun da tadı harikaydı,yemedim ama ben bi önceki akşam fırından çıkınca sıcak sıcakken yemiştim:))


Mutfakta Ömerçipimle oynarken,tam bir tipitiptir,mimikleri Küçük Osman'a çok benzer,onun gibi minyatür bişidir,kuzenimdir bu arada.



                                                               Burda küsçülük onyuyoruz:))


                                             Dün bunları giydim,kırmızı-siyah klasik uyumunu seviyorum,ama serde bozgunculuk var,aşırı uyum sevemiyorum,illa bişeyle bozucam azıcık,çanta-yaka ile hareket kattım:)))




İşte böylee,dün bide sevgililer günüydü di miii,sevgilimden gelen paketim biraz azizliğe uğradı,elime ulaşmadı hala,bugün ulaşacak sanırım,akşam iş çıkışı yürürken çiftleri görüp gıcık olurken tam aradı sevgilim,olsunnn,sesini duymakta harika bir hediye bana,pakette ne olduğunu çok merak ediyorum,sordum,kendin gör dedi:))offf gelsin hemennnnnnnnnnn

13 Şubat 2012 Pazartesi

Gizli takipçime:))




Bugün bloğumda birinden bahsetmek istiyorum:))Fonda aşağıda benim bayıldığımmm Rus doğumgünü şarkısı Cheburashka çalsın istiyorum,dinleyin,pişman olmayacaksınız:))

O bu resimde bluzunun ucuyla yer alan kişi:))


O;

*Bloğumun gizli takipçisi:))

*Dünyanın ennn omzunda ağlanır insanı,yanında hüngür hüngür ağlamaktan hiç çekinmediğim,en zayıf anlarımı paylaştığım,

*Aslında yandan o kadar da muntazam olmayan:)))miniminnacık burunlu biri,

*Bozulur,bozulmadım der,ama sesi titrer söylerken,

*İçine atar,kocaman bi yüreği vardır,ağlar,ağlar,yine de susar,

*Öyle ağlar ağlar dememe bakmayın tanıdığım en bıcır bıcır insanlardandır,havası yerinde olsun yeter ki,tadından yenmez,

*Biraz uykucudur,biraz mı dedim,düzeltiyorum,çok uykucudur,beni ziyarete gelmişken kalkıp gündüz vakti gideyim ben,çok uykum geldi,uyuycam diyecek kadar hem de,

*Kendini sitem etmezlerden sanır ama sağlam sitemcidir:))hiç ihmale gelmez,hep sevip nazlıycaksın:))

*Mükemmel bi beraber dizi izleyicisidir,en şapşal dizileri otur onunla izle,saçma salak yorumlar yap,misssss,

*Puding hastasıdır,gece gece üşenmeyip puding yapıp yediği geceler hayli çoktur:))

*Babasının kızıdır,yemek yerken anlatılmaz bi zevk yaşar,hayatta bi Vedat Milor yerken iştahım açılır,bi bu baba-kız:))

*Onunla çay içmek çok sarar,yalnız kendi hiç davet etmez,hep ben,hep ben:))

*Tüm o güzelliğine rağmen birazcık erkek fatmadır,çanta taşımaktan nefret eder,kozmetikle zerre ilgisi yoktur,biz şeker dükkanına düşmüş çocuk gibi bakınırken bize deli gözüyle bakar:))

*Dünyanın en uzun noktasız cümlelerini kuran insandır,yazıyorsa 10 kere okursun,konuşuyorsa bu cümle tam olarak ne zaman bitecek acaba diye düşünürsün:))

*Vefalıdır,sen ona bir adım gitsen o sana koşarak gelir,

*Bebek gibidir,hep nazlansın,hep nazlansın:))

*Yaşından beklenmeyen bir olgunluğu vardır,gün görmüş geçirmiştir:))

*Dert kuyusudur,at at dur:))rahatlarsın

*Çok şirindir,anlam veremediğim bir tarza sahiptir,şöyle ki sen giysen iğrenç olacağın birbiriyle alakasız 10 tarz ve renkte parçayı giyinir,ama acaip şık ve tarz olur:))

*Süper bi çocuk bakıcısıdır,gezdirmeyi,eğlendirmeyi sever çocukları,gelecekte çocuğumun gönüllü bakıcı adaylarından olacaklardandır:))

*Esmerdir,güzeldir,kömür siyahı gözleri vardır,

*Annesinin kızıdır,koca ayaktır:))

*Yukardaki resimdeki pizzanın diğer yarısıdır,dertlerim gibi yemeklerimi de bölüştüğümdür,bazen ihmal etsem de bana kızamayandır,candır,baldır,herkesin kardeşim sandığı kuzenimdir,oysa bilmezler,o hiç olmayan kızkardeşimdir,Kübramdır.

Bu yazı senin içindi bebeğim,seni seviyorum.

Bu arada yukardaki Nefis acılı Crackers pizzayı ilk kez Kübişimin isteğiyle yedim,süperdiiiiii,canım çekti yineee:((





Son zamanlarda neler giymişim?

Bloğumu sevgilime de arzettiğime göre daha sık ne giydim postları yapmalıyım,çünkü hep ne giydiğimi görsün istiyorum:))evet itiraf ediyorum tamamen şımarmak istediğimden,sevgilimin klasikleşen 'çok ta güzel giyermişşş' sözünü duymaya bayıldığımdan.

O askere gittiğinde açmıştım ama daha bu hafta sonu söyledim aşkıma,biraz yazı biriksin istemiştim çünkü,dışardaydım,ben yokken bloğuma bak diye adresimi attım mesajla,bloğunu sevsinler dedi bana:))sevsinler,sevv:))

Çok sevdiğim romantik tonlar,sevgilimin pek te sevmediği kürk yeleğim:);

Aşkımın muhtemelen en beğeneceği;



Tüloşumla Mudo turumuzdan,haftasonu pantolon gibi rahat şeyler giyinmeyi seviyorum,şu çantada gözüm kalmıştı,ama almadımmmm,almıcamm:)


Bu da Tüloş'un o zaman bloğuna koyarsın diye çektiği,hatrı kalmasın:)hmmm cappuccino köpüğü,bence cappuccinolar sadece köpükten yapılmalı ve kaşıkla itinayla yenmeli:)




12 Şubat 2012 Pazar

Harem mimi

Ahh çok mutlu oldum,http://esved-gok.blogspot.com/ bloğunun sahibi-gökkuşağı gibi-beni mimlemişşş,blog aleminde ilk mimim oldu:)))teşekkür ederim:))

Bize hayran,dost,sevgili,eş,arkadaş vs.olmasını isteyeceğimiz ünlü kişilerden 10 kişiyi seçip kendimiz harem kuruyormuşuz,yanlış anlama olmasın,anladığımız haerem diil,benim haremim tek Padişah'a ait:))Kızlar bu mim için 10 erkek seçmeliymiş,adı da harem mimiymiş:))Aslında erkek,kadın karışık seçesim var,tanımak istediğim bazı kadınlar da var ama olsun,mimi bozmayayım.

1.Tabi ki sevgilim,onu haremimin Hükümdarı yapıyorum,yetenekli ve umut vaad eden mimar kontenjanından aldım listeme,kendi çapında bir ünü var nihayetinde:))

2.İshak Alaton,kendisini hep çok ilginç bulmuşumdur,asla tekdüze olmayan,ezber konuşmayan,değişen,şaşırtan biri gibi gelmiştir,ne zaman ekranda rastlasam sıkılmadan izlerim,röportajını görsem okumaya bayılırım,hep katılmam fikirlerine ama hep ufkumu açar.

3.Hakan Akkaya,bugün ne giysem'in gece tekrarlarında denk geldiğimde izlediğim,hep samimi ve insancıl bulduğum,yorumlarına daa aaa evet dediğim biri,haremimin modacısı olur,hem de hoşsohbet biri bence ve de önyargısız diye hissediyorum,severim farklı kişilikleri.

4.Acun Ilıcalı,seveni var,sevmeyeni var,ama bence yanında hiç sıkılmayacağınız biri,soğuk duran ama çok sıcak olan değişik biri,ciddi-komiklerden,ciddi ifadesiyle bi laf söylüyo,bi mimikle,2 saat gülüyorum,eğlencesi olur sarayın:))

5.Hyun Bin,sevgilim kızmaaa,valla arkadaş olcaz:))sırf Korelilerin konuşmasına bayıldığımdan,başka bişi yokk:))

6.Serdar Erener,sıkı arkadaş olmak istediğim insanlardan,bi taşla çok kuş vururum hem;Nil Karaibrahimgil,Mazhar Alanson,Biricik Sudende doğal olarak girer hayatımıza,bu tayfayı ilginç ve farklı buluyorum,üretken ve sıradışı insanlar...

7.Adını bilmiyorum,hiç te arayıp bulamam şimdi:)ama How I Meet Your Mother dizisinin Barney'i,suratına baksam yeter:))komikkkk

8..M.Fethullah Gülen,manevi dengem olsa hep,o yaşasa,ben yaşamak bu desem,kendimden utansam..

Şu an aklıma gelenler bunlar...

10 Şubat 2012 Cuma

Sevgililer Günü:))

İnsan kendi bileğini koklar mı serimin 2.bölümünü çekiyorum şu an,kendi bileğimi koklayıp duruyorum,amaaa bu sefer kendi kokumu değil:))

Öğlen arasındaki boşluğumu değerlendirip sevgilime hediye almaya çıktım,bir süredir ona parfüm seçmeye çalışıyorum,aslında o son zamanlarda Lacoste'un yeşil renkli olanını seviyordu,ama çok kalıcı olmadığını okuyunca çeşitli yerlerden test ettim,yeni ofiste yolumun üzerinde olduğu için Boyner'de sıkmıştım koluma ve üzerime,ama bikaç saat sonra uçup gitmişti koku,parfümde ennn sevmediğim mevzu kalıcı olmaması olduğundan direk eledim ve yeni arayışlara yelken açtım:))

Uzun araştırma ve deneyimlerim sonucu 2'ye düşürdüm seçeneklerimi;Dior Homme ve YSL La Nuit De L'Homme(devamı nasıl okunuyor bilmiyorum ama YSL ifsenloren diye okunuyor,şaşırmıştım baya ilk duyunca,benim gibi yabancı kozmetik markası okuma mağdurlarına dipnot olsun:).

Ve bugün yarım saatlik kaçamağımda ikisini de bileğime sıkarak daha önce görüp beğendiğim kazağı almaya gittim sevgilime.Kazağı aldıktan sonra karar verdim,evet birinciliği kesinlikle ifsenlorenciğim haketti,bende onu hemen alarak taçlandırdım:))Sevgililer gününe özel deodorant seti ve%20 indirimi vardı,karlı bir alışveriş oldu,kokuya gelinceeee sevgilimden o askerden dönene kadar geri mi istesem acaba diye düşündürtecek kadar güzel,missssssssssss,Dior Homme'da güzel ama çok net söyleyebilirim ki ikisini aynı anda sıktım ve Dior sıktığım kolumda kokudan eser yokken diğer kolumu yiyesim var hala:)


Koku anlatmayı bilmem,alt nota,üst nota,okuyorum bloglarda falan ama anlamıyorum pek,sadece şunu söyleyebilirim,çekici,etkileyici,karizmatik,farklı ve kalıcı bir koku,eğer eşine,nişanlısına,erkek arkadaşına vs.parfüm hediye alacaklar varsa gidin,alın diyorum,o kadar yani:))

Bu da Ramsey Sport kazağı sevgilicimin,


Kargo yaptım bugün,sevgililer gününde askeriyede olacağı için erken alacak,haftasonu izninde kızkardeşinde kalıyor zaten,yarın öğleden sonra elinde olacaklar,bir de ikimizin nişan resimlerinden kendi derlemem olan bir albüm yaptım,ama onu geri alcam ondan:))şimdi bunları alacak,mutlu olacak benim aşkım,teşekkür edecek,sevgi dolu sözler söyliycek bana,sonra da ne gerek vardı yavrum askerde parfüm,kazak napıcam,almasaydın keşke dicek,ama olsunnn,29 şubat dağıtımdan sonra 15 gün izni var,o günlere yatırım yapıyorum: dicem))insanın sevdiğinin üzerinde kendi aldığı bişeyi görmesi,kokusunu duyması vs.çok güzel bi duygu bence,yaşasın hediye alıp vermek için bahaneler:))

Tabi Douglas'a parfüm almaya girmişken kendime bişey almadan çıkabilir miyim??ben bi kozmetikçiye girip bişey almadan çıkabilir miyim??maalesef ki hayır,daha önce yeşil rengini aldığım ama altın tonunda aklımı bıraktığım Loreal'in yeni krem farlarından altın rengini de aldım,ve ne zamandır almak istediğim çok hafif mercan tonda bir ruj bugünkü ekonomime yaptığım darbelerde yerlerini aldılar:))

Ve son olarak;

Herkesin Sevgililer Günü kutlu olsun,Allah herkese sevmeyi ve sevilmeyi nasip etsin.

8 Şubat 2012 Çarşamba

Bugünlerde...

*Blogların tüketimi arttırdığıyla ilgili bir yazı okudum ve ne kadar yerinde bir tespit olduğunu düşündüm.Cidden evlilik hazırlıkları bloğu okuduğum dönemlerde çeyiz,moda bloğu okuduğumda kıyafet-ayakkabı,makyaj bloğu okuduğumda kozmetik almaya meylettiğimi farkettim.Mesela şu ara makyaj-bakım bloğu okumaya dur desem iyi olacak,bir MUA kadar malzemem oldu nerdeyse.

*Kardeşim geldi birkaç günlüğüne,onunla uzanıp TV izlemeye bayılıyorum.

*Her akşam erkenden eve gelmek isteyip hiçbir akşam başaramıyorum,Pazartesi iş çıkışı arkadaşlarımla buluşmuşken en minik kızkardeşimden gelen davete kayıtsız kalamayıp ordan nişanlımın evine oturmaya gittim.10 a kadar ordaydım,annem bozuluyor böyle söyleyince ama nişanlımın evinde oturmayı bizim evden daha çok seviyorum:))benim aileme göre konuşmayı daha çok seviyorlar,bu da çok eğlenceli bişey,hiç sıkılmıyorum,vakit nasıl geçiyor anlamıyorum:))dün ve bu akşam Tüloşum sabit olmak üzre değişen gruplar halinde arkadaşlarımla buluştum,tuhaf bi çelişik hallerdeyim,bir yanımın yapayalnız kalıp eve gelip somurtası var,bir yanım da bu gerçeğin farkında olduğundan kendini oyalayacak şeyler arıyor sürekli.

*Herkesin Sevgililer Günü telaşında olmasına,sevgilisine hediye bakmasına,sevgilime ne aldırsam diye tatlı tatlı şımarmasına acaip içerliyorum,sevgilimle önemli hiçbir günümüzü kutlayamayışımıza isyan ediyorummmm,doğumgünümde yoktu,1.yılımızda yanımda yoktu,sevgililer gününde olmayacak:(((14 Şubat babamı defnettiğimiz gündü...her yıl buruk olurdum o gün,bu yıl daha da buruk olucam.Şu an 14 Şubat'ın bana bir Mali Müşavir olarak 4.Dönem Geçici Vergi Beyannamesi'nin son günü olmaktan başka bişey ifade etmiyor olması acı veriyor.

*Gündüz işte,akşam arkadaşlarımla vs. bi şekilde geçiyor da,eve geldikten sonrası zulüm,hele bazı akşamlar daha bi zor geliyo bana,bu akşam onlardan biri mesela,kafam dağılsın diye yazayım dedim ama yazdıklarıma bakıyorum da pekte dağılmamış.

*Bugün sevgilimle konuştum kameradan,ondan sanırım...Biraz üşütmüş,Gata'ya sevk almıştı,dönene kadar vakti vardı biraz,sağlığı iyi çok şükür,askerler böyle ufak hastalıkları fırsat olarak değerlendiriyor,onlarda öyle yapmışlardı,kahvaltı yapmışlar önce dışarda,sonra muayene olmuşlar,bikaç saatte boşlukları varmış,gezeceklerdi...

*Halil Sezai'den içim paramparça dinliyor ve söylüyorum sık sık...

*Kan kussam da kızılcık şerbeti içtim diyorum...

Velhasıl dengesizim,özledim...

6 Şubat 2012 Pazartesi

Parfüm bitirme serüveni volume 1:Versace Crystal Noir

İnsan kendi bileğini koklayıp durur mu?



Bu parfüme ilk koklayışta vurulmuştum,her gördüğüm kozmetikçide sıkıp duruyordum.Bunu farkeden sevgilim de-tabi o sıklıkta ve ahh çok güzel nidalarım arasında farketmemesi imkansızdı:)-Ankara dönüşümde işyerinde bu parfümle beni bekliyordu:))

Sevgilimin hediyesi olduğu için kullanmaya kıyamıyordum fazla,biraz da ağır bir parfüm olduğundan sadece özel zamanlarda ya da akşamları sıkıyordum,ama şu an kendisi parfüm bitirme projemin içerisinde olduğundan gece-gündüz sıkıyorum.Hatta dün gece yatarken sıktım bileğime,koklayarak uyudum,napimm çok seviyorum:))

İlk sıkınca ağır bir koku ama bir süre sonra tende muhteşem bişeye dönüşüyor.Kocaman,sık sık nasıl bitircem bilmiyorum,ama bitsinnnnn,bitmeden şu aralar aşık olduğum iki parfümü almıycam,inat ettim,çok parfümüm birikti çünkü,bakalım parfüm bitirme projem ne zaman sonuçlanır,hiç ümitli değilim,kozmetik,parfüm vs.ürünleri bitirebilen insanlara hayranım,kendi çapımda böyle project panlar yapıyorum,ama imkanı yok bitmiyor,vichy dudak koruyucum var mesela,2 senelik-ki o süre boyunca da başka balmlarla dönüşümlü kullanmıştım sıkça-2 aydır,gece-gündüz elime değdiği an sürüyorum,hala çıkıyor içinden,inanamıyorum.

Bir gün bir ruj,far,krem bitirirsem hele kendime ödül vericem:))

3 Şubat 2012 Cuma

Davet çok hiç elbisem yok:)


Tesettürlüler bilir,en zor şeylerden biridir,şık,tasarımı etkileyici bir abiye bulmak.Benim için de zordur,o yüzden görüp beğendiğim elbise modellerini bilgisayarıma indirip dururum,birşey diktirmek istersem de bakıp ilham alırım.

Arşivimin kötü yanı ise tüm arşivlerim gibi çok dağınık olması.Ev,ofis bilgisayarlarımda,belgelerimde,masaüstünde,onlarca ayrı klasörde,D diskinde,harddiskimde,ufak birkaç flash belleğimde:))biraz üşengeçlik,biraz vakitsizlikten öyle duruyorlar,az önce bir resim ararken mini bir klasör buldum,elbiseler diye,yaza katılacağım 2 önemli düğün var şu anda,biri için elbisem hazır,yakın bir arkadaşımın düğününü düşünerek almıştım zaten,diğer düğün için fazla abartı olmayan ama farklı tasarımda bir elbise diktiririm büyük ihtimalle,veya aldığım elbiseyi o düğüne kaydırır,arkadaşımın düğününde abartabileceğim bişey giyerim,bilmiyorum:))

Hem elbise diktirmek isteyenlere fikir olsun,hem kendim ulaşabileyim diye bloğa atmak istedim.

Bu elbisenin işlemelerinin duruşunu sevdim.
.

Adını hatırlayamıyorum ama resimdeki kişi ünlü bir dergi editörü diye kalmış aklımda,kumaş çok kalın ama ince,farklı bir kumaşla tasarlanabilir,belindeki detayın kıyafete kattığı havayı sevmiştim,sade,düz ekru,krem tonlarına hava katacak bir detay.


Böyle etekleri fazla sevmememe rağmen bu elbiseyi her gördüğümde çok güzeeel diyorum,kına gecelerinde oynamak için çok rahat:))bununla ille de roman olsun diye oynayasım var mesela:))


Çok asil bir elbise.


Bu da kır düğünü,açık hava düğününde alternatif olabilir,iç açıcı.


Cool ve asil bir havası var bu elbisenin.


Fırfır sevmeyen ben miydim:))


Bebe yaka+fiyonk,misssss.


Bu aslında bluz ve etek,ama tonlardan dolayı elbise havasında,Sheeva butiğe ait bir tasarım,facebook sayfalarından ulaşabilirsiniz;http://www.facebook.com/sheevabutik


Bu da benim çok beğenerek takip ettiğim http://modatutkusu.net/ sayfasının sahipleri,mybestfriends markasının tasarımcılarından birinin giydiği Dilek Hanif marka bir elbise,omuz ve kolları biraz daha dar tutulsa daha hoş olur gibi gelmişti bana.


Leighton seni de,giydiklerini de beğeniyorum:)

Markasını bilmiyorum elbisenin ama giyen Feryal Gülman,ağır bir tarzı olmasına rağmen  giyimini beğendiğim kişilerden,ama belirtmek istedim,söz konusu Türk sosyetesiyse tarzını koşulsuz beğendiğim kişi;Siren Ertandır,bir post hazırlayabilirim hatta giyimiyle ilgili,hakeder:))


Biraz arabik bir havası var,neden indirdim bunları emin değilim.



                                       Ahhhh Kate,çok zarifsin,çoookk,elbisende öyle:)


                          Valentino 2012 yaz sezonunda beğendiklerimden ,yaz gelsiiiiin.


Yine 2012 Valentino.


veeeee bu klasördeki göz bebeğimi sona sakladım;Georgina Chapman'ın üzerinde tasarımlarına bayıldığım bir Marchesa görüyoruz,bu elbiseye vuruldum,kendi kınamda hep balık etek giymek gibi bir hayalim vardı,ama bu her an bu elbise için vazgeçebilirim.